ALIŞMAYA ÇALIŞMAK


ALIŞMAYA ÇALIŞMAK
Bir yerden başlamak lazım alışmaya, alışmaya çalışmaya… İnsanın ihtiyacı oluyor durup soluklanmaya. İnancın varsa şayet durma bak yukarıya, umudun varsa başla yıldızları saymaya. Diyorlar ya “ağlayın su yükselsin, belki kurtulur gemi”, cesaretin varsa başla denizi doldurmaya. Merakın kaldıysa hayata aç gazeteni masaya, yaşamayı bu kadar seviyorsan boya saçlarını sarıya. Nereye gidersen git kat kitabını yanına. At demiyorum ama bugünlük saç düşüncelerini şu yana.
Ne yazık ki herkes istediğini yaşayamıyor öyleyse elinde olana alışman için işte benim yanında. “Niye istediğim olmuyor” diye serzenişte bulunan bir sen değilsin ki dünyada. Yapmak istediğinden sıyrılıp koy yapacaklarını sıraya.
Alışmanın efsunu, bir adım atmaktır olaya; soruyla, okumayla. Deftere çizgiler çekersin belki merakla, araştıracaksın belki de tutkuyla.
Alışmanın kolay yolu belki tanımayla, bak öyleyse senden önce kimler düşmüş, kimler gelmiş bu duruma. Yeniye bak eskiye bak, başarılıya başarısıza bak. Geçmişi bırak ve aynaya bak! Durumun vasatsa onar, sorunlar varsa gider ve sen ait olmaya başladığını anlayacaksın yeni dünyana. Ait oldukça yenilecek, ait oldukça yenileyeceksin.
Defterin, kalemin aynı kalacak ama yazdığının değiştiğini göreceksin, dosyan aynı kalacak ama içindeki kağıtların değişimini fark edeceksin. Belki anlamlar yüklediğin bir çantayla yüklediğin anlamlardan farklı yerleri gezeceksin.
Gülmem sanma, güleceksin. Çok gülünce bir daha ağlamayacağını düşünme ağlayınca göreceksin. Yine seveceksin belki sevileceksin. En sevdiğime ihanet ediyorum diye düşünme, hala en sevdiğin olduğunu fark edince düşeceksin. “Mesleğini en çok seven görevini en iyi yapandır” diyor atamız, belki hata da yapacaksın ama en iyi olduğunda hatandan ders almış olacaksın.
