GENÇ İLTER

Bir Düşünce Bulutu

24.03.2021
575
Bir Düşünce Bulutu
Reklam

BİR DÜŞÜNCE BULUTU 🙂

Çakmak gözler, derin sessizlik, düşünce bulutu… Benzetmeler ne çok hayatımızda. Günlük konuşmalarda fark etmeden bile kullanabiliyoruz, şiirlerde, yazılarda da zaten olmazsa olmazımız, az veya çok. Anlattığımız şeyleri destekliyor, açıklamaya yardımcı oluyor çünkü. Peki hiç düşündünüz mü benzetmelerin nasıl örtüştüğünü. Mesela düşünce bulutunu ele alalım. Bulut, su damlacıklarının farklı sayıda ve seviyede gökyüzünde bir araya gelip oluşturduğu kümeler. Düşünce bulutu da zihnimizde bir araya gelip cümleler oluşturan, anlam kazanan düşüncelerin kümesi. Fakat düşünce kümesini neden kullanmıyoruz ki? Bulut kadar etkili değil belki de. Bu benzetmenin ileri aşamasında ise karşımıza bir şey daha çıkıyor. Bulutlar zaman zaman çok yükleniyorlar, doluyorlar ve yağmur olarak yağarak hafifliyorlar değil mi? (: Düşüncelerimiz dolduğu zaman bizlerin de konuşarak, yazarak veya üretime dökerek yaptığımız eylemler gibi. Bir de yıldırım çakma durumu var tabi. Bulutlar elektrik yüklendiği zaman zıt olanlar çekiliyorlar birbirlerine ve sonuç yakıcı büyük enerji yükleri şimşek ve yıldırım oluşuyor. Düşünceler de çarpıştığında sizce de benzer bir patlama olmuyor mu? Derine inince de ne çok benzeyen durum çıktı değil mi? Sizce bu benzetmeyi ilk kullanan kişi bunları da düşünmüş müdür? Gelgelelim günümüzde bir bulut benzetmesi daha var. Telefon, tablet ve bilgisayarlardaki veri bulutları. Depolama alanı olarak kullanılan ve aynı zamanda tabi kaynak olmuş olan bulutlar. Bunlarda da yağmur ve şimşekler olur gibime geliyor, biraz detaylı araştırmak lazım sanki.

 

Bir de derin sessizlik durumu var mesela. Derin.. düşüncelerde de olabileceği gibi. Somut olarak kuyular, denizler derin olur ve de insan içine girdi mi çıkması biraz sıkıntı, en azından hiçbir araç ve yardım olmadan. Denizde çok derinlere inmek ve oradan çıkmak için vücudumuzu korumalıyız basınçtan mesela, kıyafetlerle veya oksijen lazım en önemlisi. Kuyudan ise en basitinden bir ip gerek diyebiliriz. Peki ya derin sessizlik. Bir insan topluluğunda, iki kişi veya sadece kendi kendinize bile zihninizde ya da direkt sessizliğe gömülebilirsiniz. Durur bazen sanki hayat, ya düşüncelere dalınır ya da bir boşluk öylesine… Çıkmak için ise ne gerekir sizce? Bir hareket, eylem (?), ortamı yarıp geçen ve sessizliği dağıtan herhangi bir durum, belki de yabancı bir madde girecek ortama. Bunun gibi pek çok benzetme de derine inilebilir sanki detaylara doğru. Çakmak gözler, yakar karşısındakini ama onun da kaynağı söner mi acaba, yoksa doğadaki taşlar gibi devamlı mıdır ömrü? İğneleyici sözler, dalıp giden gözler, dağlanan yürekler ve daha aklımıza gelmeyen nice benzetmeler. Düşününce aslında biraz da çocukların gözünden anlamaya çalıştık sanki bu mecaz içeren anlamları. Yoksa düşüncemiz somut bir bulut oluşturmuyor değil mi 🙂 Hayatın mucizelerini devamlı keşfettiğimiz mutlu ve huzurlu hayatlarımız olması dileğiyle…

 

Betül Akbaş

 

Reklam
BİR YORUM YAZIN

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 2 YORUM
  1. Bayram dedi ki:

    Teşekkürler ağzına sağlık harika bir yazı günümüze bakan yönüyle muhteşem

    1. Betül A. dedi ki:

      Çok teşekkür ederim güzel yorumunuz için 🙂

GENÇ İLTER © Tüm Hakları Saklıdır. - 2021
Tüm haklarımız tarafımızca korunmaktadır. Bu siteden hiçbir yazı veya makale izinsiz kopyalanamaz çoğaltılamaz.