PHİLADELPHİA DENEYİ
1930’lu yıllarda II. Dünya Savaşı’nın olacağını anlayan ABD Hükümeti, kendilerini güvence altına almak adına çeşitli deneyler yapıyordu.Bunlardan biri gemilerinin radara yakalanmaması için görünmezlik teknolojisiydi. Bu konuda Nikola Tesla önderliğinde bir grup bilim adamı çalışmalarına başlamıştır.10 yıl süren çalışmalar sonucunda proje deney aşamasına gelmiştir ve küçük bir destroyer olna Eldridge adlı geminin kullanılmasına karar verilmiştir.
Jenaratörler, vericiler,modülasyon devreleri, güç yükselticiler ve elektromanyetik alan oluşturmaya yarayan araç gereçlerle, gemi donatılmıştır.22 Temmuz 1943’te saat 9:00’da jenaratöreler aktifleştirilmiştir ve Eldridge’nin etrafını yeil bir duman kaplamıştır.Çıkan dumandan dolayı gemiyi görmek imkansız hale gelmiştir, fakat elektromeanyetik alıcılar tarafından kolaylıkla gözlemlenebilmektedir.Havadaki duman çekildiğinde ise deney istenenden çok daha başarılı olmuştur.Eldridge’nin radara görünmemesi istenmişti fakat gemi insan gözleri tarafından bile asla görünmemiştir. Olay üstün körü bu şekildedir.ABD Hükümeti ve Deniz Kuvvetleri böyle bir deneyin ve projenin varlığını asla kabul etmemiştir.Bunların hayal ürünü olduğunu söylemişlerdir fakat görgü tanıklarının ifadeleri bunların aksini iddia etmektedir.
Hikaye şöyle başlıyor,1933 yılında Roosevelt, ABD’nin başkanı olmuştur ve ardından eski dostu olan Nikola Tesla’yı Washington’a davet ederek devlet adına bazı projeleri yürütüp yürütemeyeceğini sormuştur.Tesla’nın cevabı olmulu olmuştur ve Gökkuşağı projesi (Rainbow Project) üstünde çalışmalarına başlamıştır.1936’ya gelindiğinde Tesla insansız bir gemiyi gözden kaybedip geri getirmeyi başarmıştır,yetkililer deneyi mürettabat gemideyken yapılmasını istemiştir ama Tesla bunun insanlara zarar vereceğini söyleyerek mümkün olmadığını söylemiştir ve Tesla projeden ayrılmıştır.Bu noktadan sonra projeyi DR.John von Neumann devralmıştır.
ABD Hükümeti için çalışan bilim adamları arasında Nazi Almanya’sından kaçan Albert Einstein’da vardı.Birleşik Alan Teorisi’nin Philadelphia Deneyi’nin başarıya götüren en büyük etken olduğu varsayılmaktdır.Einstein bu teoriyi 1925-1927 yılları arasında Prusya’da yayımlanan bir bilim dergisine göndermiştir daha sonra tamamalayamadığını düşünerek geri çekmiştir.Einstein’nın bu teoriyi ilerleyen yıllarda tamamladığının ancak bunu savaş sırası ve sonrası hükümetlerden gizlemiş olduğu varsayılmaktadır.
Deney yapıldığı esnada orada Andrew Furuseth adında bir ticari gemi bulunuyordu.Andrew Furuseth’in orada olması çok büyük bir şanstır çünkü deney hakkında bilinenlerin çoğu Andrew Furuseth’de görev yapmış Carlos Allende’nin anlattıklarından oluşmuştur. Allende, 1950’li yıllarda UFO araştırmacısı Morris Jessup’a yazdığı mektuplarda yaşadıklarını anlatmıştır. Bu deneyin gerçekleştiğinden ilk bahseden Jessup olmuştur. Jessup ilginç bir şekilde 1959’da arabasının içinde ölü bulunmuştur. Otopsi raporuna göre egzoz gazıyla intihar etmiştir, Carlos Allende ise bir daha ortaya çıkmamıştır.
İlk deney şöyle gerçekleşmiştir;
Eldigde deney mahaline gelmiştir,içerisi elektromanyetik alan oluşturucu donanımla donatılmıştır,Tesla’nın belirtiğinin aksine gemide mürettebat bulunuyordu.22 Temmuz 1943’te şalterler kaldırılmıştır ve dumandan dolayı gemi gözden kaybolmuştur, daha sonra olanlar daha ilginçtir.15 dakika sonra şalterlerin indilmesi emredilmiştir,yeşil duman tekrar belirmiş ve duman çekilirken Eldridge yavaş yavaş yeniden materyalize olmuştur fakat bir şeylerin ters gittiği hemen anlaşılmıştır.Gemiye iletilen telsiz mesajlarına yanıt gelmemekteydi.
Gemiye çıkıldığında mürettabatın hiç iyi bir drumumda olmadığı görülmüştür,bir bölümü yadaşıkları korku dolu dakikalarda gemiden aşağı atlamıştır.(Atlayanların hiçbirinin cesedi bulunamamıştır).Sağ kalanların çoğu aklını kaçırmıştır,5 asker geminin metal gövdesiyle kaynaşmıştır,ikisinin elleri çelik gövdenin içine geçmiştir,ellerinin keserek adamları kurtarmışlardır ve yerine protez eller takmışlardır.Normla durumda olan mürettebatın ilerleyen zamanlarda olağan üstü şeylerle karşılaştıkları rapor edilmiştir,bulundukları yerden birden yok olup başa yerlerde görünmüşlerdir.Çoğu akıl sağlıklarını kaybetmişlerdir.Donanma bu personeli topyekun emekliye sevk ederek gemiye yeni personel atamıştır.Bilim adamlarına da sadece radar görünmezliği istediklerini optik görünmezliğe gerek olmadığı bildirilmiştir.
İkicni deney şöyle gerçekleşmiştir;
28 Ekim 1943’te saat 17:15’te yine Eldridge’de yapılmıştır.Jenaratörler tekrar çalıştırılmıştır,gemi bir kez daha hemen hemen görünmez olmuştur ama gövdesinin ana hatları seçilebilmiştir, bir kaç saniye süresince işler yolunda gibiydi ki birden gözleri kör edebilecek kadar güçlü bir mavi ışık patlaması meydana gelmiştir ve gemi gözden tümüyle kaybolmuştur.Eldridge inanılması güç bir şekilde 600 km ötede ki Norfolk açıklarında yeniden maddeleşmiştir.Norfolk açıklarında bir kaç dakika görünür durumda kaldıktan sonra tekrar görünmez olmuştur ve saniyeler içinde Philadelphia Deniz Üssü açıklarında yeniden belirmiştir.Elektronik bir kamuflajı gerçekleştirmeye çalışan bilim adamları koca bir gemiyi mürettabatı ile ışınlayıp sonra da geri getirmişlerdir.
ABD hükümeti bu deneyin varlığını asla kabul etmemiştir,donanmaya Eldrigde’nin belirtilen tarhilerde Philadelphia’da bile olmadığını iddia etmişlerdir.Bu deney reddedilen iddialarla birlikte tarihin en büyük sırlarından biri olarak kalmıştır.
Bu deneyele ilgili 1984 yılında Philadelphia Experiment isimli film çekilmiştir.ABD Hükümeti filmin çekilmesine çok zor izin verilmiştir. 2012 yılında ise Tehlikeli Deney isimli bir film daha çekilmiştir.
Sonuç olarak bunların hepsinin gerçek olmama ihtimali var fakat hiç olmadığı veya hiç kalkışılmadığı gibi bir ihtimal olduğunu düşünmüyorum.Bu bize ABD’nin 1940’lı yıllarda yapmış olduğu çalışmları,nelerin hayalini kurduklarını çok net bir şekilde gösteriyor. Bizler ise 2019 yılında ‘’öyle şey mi olur görünmezlik de neymiş’’ gibi sözleri söyleyecek zihniyetlerle doluyoz, bu yüzden de ilerleme kaydedemiyoruz oysa ki bizim de çok büyük bir potansiyelimiz var.Bunu ortaya çıkarmamızı istemiyorlar fakat çıkarmamız şart.Hayal kurmaktan korkarak yaşamaya başlamış durumdayız ülkece,bunu aşarsak bir çok şeyi de eş zamanlı aşmış olacağız.
TURAN ERTAŞ