SPORUN MİLLİ’Sİ

Ülkemizde sporun insanlar üzerinde çok önemli bir yeri vardır. Gerçek şu ki ülkemizde spor denilince akla ilk olarak ne yazık ki futbol geliyor. Ancak son zamanlarda birazda olsa basketbol ve voleybola duyulan ilgi de ülke çapında artmış durumda. Bunun nedeni olarak Türkiye’yi Avrupa’da temsil eden takımlarımızın kazanmış olduğu başarı diyebiliriz. Genelde başarı odaklı bir toplum olduğumuz için Avrupa ya da Dünya çapında başarısı olmayan bir branş ne yazık ki ülkemizde de popüler olmuyor. Bunun için birçok sebep sayabiliriz. Fakat içinde bulunduğumuz çağın gereği olarak yenilikçi olmamız, bilimi ve teknolojiyi kullanabilen bir toplum olmamız gerekiyor. Ayrıca çocuklarımızı temelden yetiştirip onları teşvik edip onlara gerekli disiplini aşılamamız gerekir. Buna en iyi örnek olarak Almanları gösterebiliriz. Detaylı bir şekilde daha sonra bu konuyu açabiliriz ama özetlemek gerekirse sporcuyu küçük yaştan itibaren hem eğitimini hem de uğraşmış olduğu sporu bir arada sunmayı çok iyi başarıyorlar.

Ülkemizde de buna güzel bir örnek verebiliriz. CENGİZ ÜNDER! Altınordu alt yapısında yetişip daha sonra as takımda kendini gösteren ve ardından Başakşehir kulübünde yeteneğini kanıtlayan genç isim şu anda İtalya’nın Roma takımında boy gösteriyor. Cengiz kendini bir hayli kanıtlamış durumda. Ancak bu hızlı yükseliş asla bir tesadüf değil. Biraz öncede söylemiş olduğum gibi Almanların sistemine benzeyen Altınordu kulübünün sistemi Cengiz Ünder’in yükselişinde önemli rol oynamaktadır. Bu verdiğim örnekten yola çıkarak ülkemizde bu şekilde sporun diğer branşlarına gerekli destek verilip uygulanırsa aynı başarıyı her spor dalında görebiliriz. Bu konuda da en büyük rol devletimize düşüyor. Futbola verilen ağırlığın her spor dalına verilmesi gerekli. Her mahallede halısaha var ama neden bir yüzme havuzu ya da tenis kortu yok. Ayrıca okullarda beden eğitimi derslerinin ağırlığı da artmalıdır. Zira ağaç yaş iken eğileceği için çocuklarımıza küçük yaşta sporun bütün dalları hakkında bilgi sahibi yapıp kararı onlara bırakmalıyız. Daha birçok sebep ya da sonuç sıralayabiliriz. Fakat bir yerlerden başlanmalı ve geç kaldığımız birçok şey gibi en azından bu konuda geç kalmamalıyız.

Unutmadan şunu da belirtmek isterim. GENÇ İLTER ekibi olarak 2017-2018 futbol sezonu şampiyonu Galatasaray futbol takımını ve ayrıca ülkemizi 4 yıldır üst üste EuroLeague’de Final Four da temsil edip geçtiğimiz sene kupayı ülkemize getiren fakat bu sene 2. Olarak bitiren Fenerbahçe basketbol takımını başarılarından dolayı kutluyoruz. Her zaman temiz bir oyun, adil bir yönetim, göze hoş gelen bir oyun görmek istediğimiz sporda umut ediyoruz. Yakın zamanda gerekli olan seviyeye ulaşmak ve sporun her dalını yaygın olarak görmek istiyoruz.

Yazıma Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN bir sözüyle son vermek istiyorum. ”Spor yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. İdrak ve ahlâk da bu işe yardım eder. Zekâ ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler, zekâ kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Ben Sporcunun zeki çevik aynı zamanda ahlâklısını severim.”

Tarık Abakay